Bugün, 21 Aralık 2024 Cumartesi

İsa ALTUN


Bireyler doktorunu araştırıyor, randevusunu kendi alıyor.


İnternetle birlikte bilgiye ulaşmak çok kolay ve hızlı. Her platformda aranan bilgilere rahat ulaşılıyor.  Online platformların bu kadar büyümesinin yansımalarının sağlık alanında da görüldüğüne dikkat çeken dijital pazarlama danışmanı Harun Ünlüsoy, “Toplumun %66,3’ü internet üzerinden hekim araştırması yapıyor. Böylece sağlıkta dijitalleşmeye Sağlık Bakanlığı’nın oluşturduğu MHRS sistemi ve özel girişimler de öncülük ediyor.” dedi.

Türkiye’de özellikle son yıllarda internet teknolojilerinin gelişmeye başlamasıyla beraber, tüm sektörlerde dijitalleşme büyük oranda artıyor. İnternet kullanım oranının yükselmeye başlamasına paralel olarak dijital medya kullanımı artarken, geleneksel medya gündemden düşüyor. Artık toplum iletişim, alışveriş, araştırma yapma gibi tüm ihtiyaçlarını dijital platformlar üzerinden sağlıyor.

Online platformların bu kadar büyümesinin yansımalarının sağlık alanında da görüldüğüne dikkat çeken Dijital Pazarlama Danışmanı Harun Ünlüsoy, internetin diğer kanallara göre daha ucuz ve hızlı erişilebilir olmasının sağlık araştırması yapan kişi sayısını da artırdığını ifade etti. Ünlüsoy en önemli noktanın da artık bireylerin kendi yaptıkları araştırmanın sonuçlarına göre doktor ve sağlık kurumundan randevu aldıklarını belirtti. Harun Ünlüsoy: “İnternet kullanıcılarının davranış şeklinin de değişmesine sebep olan bu alışkanlık, hastayı sağlık araştırması yapma sürecinde edilgen halden çıkararak etkin hale getiriyor.” dedi.

Kullanıcılarının %66,3’ü internet üzerinden sağlıkla ilgili araştırma yapıyor

Harun Ünlüsoy, ayrıca Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2015 verilerine göre internet kullanan bireylerin %80,9’unun sosyal medya üzerinde profil oluşturdukları, mesaj gönderdikleri veya fotoğraf vb. içerik paylaştıklarına dikkat çekti. Ünlüsoy, kullanıcıların %70,2’sinin online haber, gazete ya da dergi okuduğunu, %66,3’ünün ise sağlıkla ilgili bilgi aradığını belirtirken sözlerine şöyle devam etti: ”İnternete girenlerin %62,1’i kendi oluşturduğu metin, görüntü, fotoğraf, video, müzik vb. içerikleri herhangi bir web sitesine paylaşmak üzere yükleme yapıyor. %59,4’u mal ve hizmetler hakkında bilgi arıyor.” dedi.
Kadınlar daha fazla araştırıyor

İnternet üzerinden sağlıkla ilgili bilgi almak amacıyla yapılan aramalarda kadınların daha fazla bir orana sahip olduğunu belirten Ünlüsoy, ”Kadınların %75,2’si sağlıkla ilgili internette bir araştırma yaparken erkekler de ise bu oran %60,1 oranında.” dedi.

Toplumun %66,3’ünün internet üzerinden hekim araştırması yapmasının geleneksel sağlık araması davranışının değiştiğini ve dijitalleştiğini gösterdiğini kaydeden Harun Ünlüsoy, Sağlık Bakanlığı’nın oluşturduğu MHRS sistemi ve özel girişimlerin de bu konuda öncülük ettiğine dikkat çekti. Ünlüsoy son olarak: ”Pazaryeri (marketplace) olarak adlandırılan sitelerin Türkiye Alexa sıralamaları incelendiğinde sağlık sitelerinin de bu listede yer almaya başladığı görülüyor. Bu dönüşüm gerçekten de önemli bir gösterge.” dedi.

Çocuklar hangi dijital risklerle karşı karşıya?

Okul tatili başlıyor. Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada çocuklar tatillerinin önemli bir kısmını artık bilgisayar karşısında geçiriyor. ESET Güvenlik Araştırmacısı Ondrej Kubovi?, çocukların karşılaşabileceği riskleri listeledi:

 

Kötü amaçlı yazılımlar (Malware)

Malware, kötü amaçlı yazılımlara verilen genel addır. Virüs, truva atı, solucan gibi kötü amaçlı programlar bu kapsama girer. Söz konusu bu programlar, en yaygın online risklerdir. Hedeflerine ulaşmak için pek çok farklı yöntemler kullanırlar. Çocuklar, genellikle onlar için hazırlanmış sahte oyun sitelerinde bu yazılımlarla karşılaşır. Zararlı yazılımla enfekte olmuş oyun sürümleri genellikle üçüncü parti indirme sitelerinde, forumlarda, bazen de Google Play’in ücretsiz oyun sürümü pazarında bulunabilir. Ebeveynler, lisanslı ve proaktif bir güvenlik yazılımı kullanarak, çocuklarının erişimini tehlikeli web siteleri ve uygunsuz uygulamalara bloklayabilirler.

Siber zorbalık

Bu düşmanca davranış, ne yazık ki özellikle gençler arasında sık görülür. Çocuklar pek çok kez kendi akranları tarafından siber alanda tehdit edilir veya aşağılanır, bu da onlarda duygusal travmaya sebep olur. Ama kışkırtmaların sonrasında tepki olarak bu çocuklar misilleme yaparak değil, ebeveyn ve yetkililerin desteğiyle üstesinden gelebilmeli.

Sexting ya da cinsellik içeren mesajlaşma
Sexting; elektronik cihazlar aracılığıyla kişilerin birbirlerine cinsel içerikli video veya fotoğraf göndermesi olarak tanımlanabilir. Bu olgu, teknolojinin ilerlemesi ve gençlerin mobil cihazlarının bu fotoğraf ve videoların alışverişini içerecek şekilde gelişmesi nedeniyle dünyada gençler arasında ilgi çekici hale geldi.

Kimlik avı

Gerekli önlemler alınmadığı takdirde, web üzerinden pek çok önemli bilgi, üçüncü şahıslar tarafından ele geçirilebilir. Küçük bilgi parçaçıkları toplayarak oluşabilecek kimlik hırsızlığı ile ailenin para kaybına uğraması mümkün. Hassas bilgilerin paylaşılmaması konusunda ebeveynler çocuklara uyarıda bulunmalı. Ayrıca online finansal işlemler de büyükler tarafından yürütülmeli.
Spam

Spam olarak tanımlanan istenmeyen maillerin e-posta kutunuza gelmesi yeni bir şey değildir; fakat bu yolla gelen şifre-fidye yazılımları hayli revaçta. Bu yazılımlar, böyle bir durumla nasıl baş edeceğini bilmeyen çocuğunuzun cihazını da bulabilir.

Dolandırıcılar

Dolandırıcılar, internet üzerinden yürütülen aldatıcı eylemleri gerçekleştirir. Bunlar sosyal ağlar üzerinden sosyal mühendislik olarak tanımlanabilecek teknikler uygularlar. Örneğin siber saldırganlar, bir şeyin satışı için cazip teklifler sunabilir. Aslında satılacak birşey yoktur ama sizinle ilgili bilgi elde etmeye çalışırlar. Yine benzer şekilde sahte mesajlar atarak, sosyal ağ kullanıcılarının kimlik ve şifre bilgilerini talep edebilirler ki, bu yaklaşım siber dolandırıcılığın sık görülen örneklerinden biridir.
Peki, ebeveynler başka ne yapabilir?

Çocuğunuzu siber dünyada yalnız bırakmayın. Sosyal ağlarda arkadaşı olun, kimlerle arkadaş olduğunu gözlemleyin.

Çocuğunuzun sosyal ağlarla ilgili ayarlarına bir göz atın. Herhangi bir sınırlama ile paylaşılan bir profil var ise risk taşıyan bir şey olabilir.

Lisanslı ve proaktif bir güvenlik çözümü kullanın, ebeveyn kontrolü aracını yükleyin ve onu güncel tutun.

Çocuğunuzun geçmişine ara sıra göz atın. Eğer silinmiş bir konuşma varsa izleyin.

Web kamerası bağlantısını kapattığından ya da kullanılmadığından emin olun.