Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Abdullah Akkurt


``Aşure Ayı‏``


Rahmân ve Rahîm olan Allâh'ın adı ile
Hayatın bütün safhasında olduğu gibi takvim safhasında da İslâm'ın belli bir tanzimi söz konusudur ve bu da dinin bütün esasları gibi vahiy ve nakle dayanmaktadır. Gerek âyet-i kerîmeler ve gerekse hadîs-i şerîflerin izahı ile İslâmi takvim ve ayların tayini açıklığa kavuşturulmuş ve İslâm'ın ana rükunlarından olan Oruç, Hac ve Zekat gibi ibadetler bu takvime bağlı kılınmıştır.
 
"Allâh-u Te'âlâ katında gökleri ve yeri yarattığı günden bu yana ayların sayısı on ikidir. Bu on iki aydan dördü (Receb-i Şerif, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem ayları) haram aylardır." (Tevbe Sûresi:36)
 
Hazreti Ebu Bekir (Radıyallâhu Anh)'ın rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
 
"Şüphesiz ki zaman, dönüp dolaşıp Allâh-u Te'âlâ'nın gökleri ve yeri yarattığı gündeki halini almıştır. Sene on iki aydır. Bu on iki aydan dördü haramdır ki, üçü peş peşedir. Bunlar, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem'dir. Tek olan ay ise Cemadiyel Ahir ile Şaban arasındaki Mudar'ın (torunları olan Kureyş kabilesinin tazim ettiği) Receb-i Şerif ayıdır." (Buhari, Bedül Halk:2 No:3197; Müslim, Kasame:29; Ebu Davud No:1947; Ahmed İbn-i Hanbel, el-Müsned: 5/37; Beyhaki, Fedailül Evkat, No:1)
 
Muharrem ayı, âyet-i kerîme ile işaret edilen ve hadîs-i şerîfle de belirtilen dört haram aydan birisi ve İslâmi takvimin de ilk ayıdır. Muharrem ayı, kendisinde tutulan orucun ve yapılacak bir takım ibadetlerin özellikle teşvik edildiği aylardandır.
 
Hazreti Ebu Hureyre (Radıyallâhu Anh)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:
 
"Ramazan ayının orucundan sonra en faziletli oruç Allâh-u Te'âlâ'nın ayı olan Muharrem ayındaki oruçtur. Farz namazlardan sonra en faziletli namaz ise gece yarısı kılınan teheccüd namazıdır." (Müslim, Sıyam:202; Ebu Davud, Savm:55; Tirmizi, Salât:324; Nesâî; Kıyamul Leyl:7)
 
Hadîs-i şerîfte Muharrem ayına Allâh-u Te'âlâ'nın ayı denilmesi, bu ayın şerefine işarettir. O yüzden bu ayda nafile ibadetlere ve oruçlara daha ziyade yönelmemiz lazımdır. Ayrıca bu ay içinde Hicri Yılbaşı ve Aşura Günü gibi önemli iki gün bulunmaktadır. Allâh-u Te'âlâ bu ayı ve  içinde bulunan bu mübarek günleri en güzel şekilde idrak edip ihya edebilmeyi nasip eylesi (Âmin)
 
Âlimlerin görüşüne göre ibadetle geçirilmesi müstehap olan geceler on dört tanedir ki bunlardan bir kısmı da Muharrem ayının içindedirler.
 
Bu geceler:
 
1- Muharrem ayının ilk gecesi,
2- Muharrem ayının onuncu gecesi (Aşura gecesi),
 
Senenin ilk ayı olan Muharrem ayında kendimizi yenilemeli, eski yılda işlediğimiz günahlar için tevbe etmeli, yeni yılda daha güzel ameller işlemek için de kendimizi motive etmeliyiz.
 
 
MUHARREM AYINDA TUTULACAK ORUÇLAR
 
 
Hazret Ali (Radıyallâhu anh)'dan rivayet edilmiştir:
Bir adam Hazreti Ali (Radıyalâhu anh)'a gelerek ona: "Ramazan-ı Şerif ayından sonra hangi ayda oruç tutmamı tavsiye edersiniz?" diye sorar.
Bunun üzerine Hazreti Ali (Radıyallâhu Anh) şu cevabı verir:
"Ben bu soruyu Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimize soran kimseye rastlamıştım. Nihayet bir adam sordu. O zaman bende yanlarında idim. Dedi ki:
'Ey Allâh'ın Rasûlü! Ramazan-ı Şerif ayından sonra hangi ayda oruç tutmamı tavsiye edersiniz?"
Bu soru üzerine Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz:
 
'Ramazn-ı Şerif dışında da oruç tutmak istersen Muharrem ayında tut. Çünkü o (Muharrem ayı), Allâh-u Te'âlâ'nın ayıdır. O ayda bir gün vardır ki, Allâh-u Te'âlâ o günde bir kavmin günahlarını affetti, bir başka kavmin günahını da affedecektir' diye buyurdular." (Tirmizi, Savm:40)
 
 
MUHARREM AYININ İLK GÜNÜ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
 
 
Hazreti İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhüma)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
"Her kim Zilhicce ayının son gününde  ve Muharrem ayının ilk gününde oruç tutarsa o kimse, geçmiş seneyi oruçla tamamlamış ve gelecek seneye oruçla başlamış olur. Allâh-u Te'âlâ tutmuş olduğu bu orucu, elli senelik günahına keffaret kılar (tutmuş olduğu bu oruç sebebi ile elli senelik günahı bağışlanır.)" (Abdülkadir-i Geylani, El-Gunye: 2/316; Abdurrahman b. Yusuf, İmadül İslâm:386)
 
MUHARREM AYINDA PERŞEMBE, CUMA VE CUMARTESİ GÜNLERİ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
Hazreti İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhüma)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
"Her kim, herhangi bir haram ay içinde Perşembe, Cuma ve Cumartesi günü olmak üzere üç günü (peşpeşe) oruçlu geçirirse, kendisine (bu oruç karşılığında) iki sene, (diğer bir rivayette) yedi yüz sene (diğer bir rivayette de) dokuz yüz sene (nafile ibadet) sevabı verilir." (Taberani, el-Evsat:1810, 2/468; Deylemi, Müsnedül Firdevs: 5696, 4/66; Abdülkadir-i Geylani, el-Gunye: 1/325, Suyuti, ed-Dürrül Mensur: 4/185; İmam-ı Gazali, İhyau Ulumi'd Din: 1/281; Ali el Mütteki, Kenzul Ummal: 24173, 8/561; Heysemi, Mecmaüz Zevaid:3/191)
Hazreti Enes (Radıyallâhu Anh)'dan rivayet edilmiştir:
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz buyurdu ki:
"Her kim Muharrem ayında Perşembe, Cuma ve Cumartesi günleri olmak üzere üç günü (peş peşe) oruçlu olarak geçirirse, o kimseye dokuz yüz sene (nafile) ibadet etmiş sevabı yazılır." (Safuri, Nüzhetül Mecalis: 1/156)
 
MUHARREM AYININ ON ÜÇ, ON DÖRT VE ON BEŞİNCİ GÜNÜ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
 
Hazreti Enes İbn-i Malik (Radıyallâhu anh)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
"Herhangi bir aydan on üç, on dört ve on beşinci günler olan Eyyam-ı Bîd'i oruçlu geçiren kimseye, Allâh-u Te'âlâ birinci gününde on bin sene, ikinci gününde yüz bin sene, üçüncü gününde ise üç yüz bin senelik ecir verir." (Suyuti, el-Leali: 2/107)
 
MUHARREM AYINDA BİR GÜN ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
 
Hazreti İbn-i Abbas (Radıyallâhu Anhuma)'dan rivayet edilen bir hadîs-i şerifte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurmaktadır:
 
"Her kim Muharrem ayında bir gün oruç tutarsa, o kimsenin tuttuğu her bir güne karşılık olarak kendisine otuz günlük oruç sevabı verilir." (Abdülkadir-i Geylani, El-Gunye: 2/314 Safuri, Nüzhetül Mecalis: 1/156)
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimizden rivayet edilmştir ki:
 
"Haram aydan bir günün orucu, diğer aylarda tutulan otuz gün oruca bedeldir." (İmam-ı Gazali, İhyau Ulumi'd Din: 1/281)
 
MUHARREM AYININ İLK CUMA GÜNÜ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
 
Hazreti Enes (Radıyallâhu anh)'dan rivayet edilmiştir:
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz buyurdu ki:
"Her kim Muharrem ayının ilk Cuma gününü oruçlu geçirirse, o kimsenin bütün geçmiş günahları bağışlanır." (Safuri, Nüzhetül Mecalis: 1/156)
 
MUHARREM AYININ İLK ON GÜNÜ ORUÇ TUTMANIN FAZİLETİ
Hazreti Aişe (Radıyallâhu Anha)'dan rivayet edilmiştir:
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz buyurdu ki:
 
"Her kim Aşura gününe kadar olan (Muharrem ayının ilk) on gününü oruçlu olarak geçirirse Firdevs-i A'la cennetine varis kılınır (ulaştırılır)."  (Safuri, Nüzhetül Mecalis: 1/156)